
Celta
ile kontratın bittikten sonra yurt içinden ve yurt dışından birçok takım
seninle ilgilendi. Antalyaspor’un teklifi sana nasıl ulaştı ve neden kabul
ettin?
Her şey çok hızlı oldu ve birkaç gün içinde
benimle ne kadar ilgilendiklerini gösterdiler. Kulüp ve şehirle alakalı beni
bilgilendirdiler. Hepsi ilgi çekiciydi ve gelmeyi kabul ettim.
Dünyanın
en büyük liglerinden birinden İspanya liginden daha düşük seviyede fakat
gelişmekte olan bir lige geldin. Ne gibi farklılıklar gözüne çarptı ve seni en
çok neler şaşırttı?
Organizasyon olarak lig beni oldukça şaşırttı.
Sponsorların fazlalığı, reklamların fazlalığı ve ekonomik olarak birçok kulübün
iyi durumda olması ilk dikkat çeken şeyler. Her takım iyi bir seviyede oynamaya
çalışıyor ve bu durum da ligi çekişmeli hale getiriyor.
Antalyaspor
geçen sezon bol git-gelli bir dönemin ardından, 50 gol yiyip 52 gol atarak ligi
7. sırada bitirdi. Takımın tarzı da Samet Aybaba’dan sonra değişti. Takım daha
iyi savunma yapıyor ( 6 maçta 5 gol yedi) fakat daha da az atıyor (6 maçta 5
gol). Aybaba nasıl bir hoca? Sizin nasıl oynamanızı istiyor?
Takımın
transfer döneminde sadece bir önemli kaybı oldu (Aissati) fakat gelenlere
baktığımızda Baros, Anton Ferdinand, Serkan Balcı, Vederson ve tabii ki Naxto
Insa’yı görüyoruz. Geçen sezonki 7.’liğin ardından bu seneki hedef nedir?
Öncelikle yerimizi korumak ve geliştirmek için
çalışıyoruz. Takımda daha iyi sıralara çıkmak ve iyi bir sezon geçirmek için
gereken ruh mevcut.
Süper
Lig’de iki büyük takım var: Fenerbahçe ve Galatasaray. Üçüncü ekip olarak
Beşiktaş’ı da sayabiliriz. Bu takımlar ve diğerleri arasında İspanya’daki gibi
bir uçurum mu var yoksa daha iyi bir rekabet söz konusu mu?
Bu takımlar en iyi 3 takım olarak gözüküyor
fakat gelişimden bu yana kısa bir süre geçmesine rağmen aradaki fark
İspanya’daki kadar büyük değil diyebilirim. Fakat şüphesiz ki bu takımlar
şampiyonluk için en büyük favoriler.
Sonunda
şans Antalyaspor’a güldü ve ilk galibiyetinizi aldınız ve bu galibiyet Beşiktaş
gibi bir ekibe karşıydı. Bu takım için bir patlama noktası olacak mı?
Olması gerekiyor. Müthiş bir maçtı, ilk
dakikadan itibaren mücadele doluydu. Eğer takım olarak iyiye gitmek istiyorsak,
bu maç bizim için bir çıkış maçı olmalı ve emeğimizin karşılığını verecek seri
galibiyetler almaya başlamalıyız.
Beşiktaş
karşısındaki bu önemli maçta sakatlandın. Kas sakatlığı gibi görünüyordu. Nasıl
oldu ve ne kadar süre sahalardan uzak kalacaksın?
Doktorlar kontrollerde önemli bir şey
olmadığını söylediler. Bu hafta oynayabilecek miyim, göreceğiz.
Burada destek son derece gürültülü ve ben
gelen olarak bu ambiyansı aslında seviyorum. Futbolu içtenlikle yaşıyorlar.
Bazen yanınızdaki arkadaşınızı anlamak imkansız hale gelebiliyor.
Türkiye’de
48, 52, 77 gibi numaralar görüyoruz. Sen de 90 giyiyorsun. Neden bu numarayı
seçtin?
Bana özel gelen bir sayı bu. İçerdiği 9 her
zaman sevdiğim bir rakam olmuştur. Ayrıca
Celta’nın 90. kuruluş yıldönümüne de bir gönderme de oluyor. Bana orada
gösterilen yürekten desteğe karşılık bir jest olduğunu düşünüyorum.
Hepsini takip ediyorum. 2. ligdeki Eibar ve 1.
ligdeki Celta, Villareal ve Valencia’yı takip ediyorum. Maçlarını izleyip
uzaktan da olsa desteklemeye çalışıyorum. Bu kulüplerde çok iyi arkadaşlarım
var ve onlar için en iyisini diliyorum.
Peki
İspanya’ya geri dönmek istiyor musun?
Orası benim ülkem ve dünyanın en büyük
liglerinden birisi orada oynanıyor fakat şuan tüm enerjim ve konsantrasyonumu
Antalyaspor’a ve Süper Lig’e vermiş durumdayım.
Bir de
futbol dışı bir soru. Antalya ve Türkiye’de hayat nasıl? Orada nasıl
karşılandın?
Her şey çok hızlı oldu. Ligin ilk haftasında
geldim ve direk antrenmanlara başladım. O yüzden futbol dışı şeyleri tecrübe
etme fırsatım pek olmadı. Antalya yaşamak için müthiş bir yer. Kıyı şehri,
merkeze yakın birçok plaj var, havası neredeyse tüm yıl çok güzel ve AVM’lerde
fazlasıyla hayat var. Yemek konusunda ise genel olarak kullanılan malzemeler
İspanya’ya benzerlik gösteriyor. Fakat burada baharat ve yoğurt biraz daha çok
kullanılıyor. Genel olarak büyük farklılıklar yok.
Çevirmen: Can Otay
Ben gerçekten bu röportajda gibi, bu yüzden daha fazla anlamak Natxo.
ResponderEliminar